Hidrojen enerjisinin elde edilebilmesi adına oluşturulan santraller, hidrojen enerjisi santrali olarak adlandırılır. Dünyanın pek çok farklı bölgesinde ilk örnekleri ile kullanıma hazır hale getirilmiştir. Dünyada en çok ve kolay bir şekilde elde edilebilen element olduğu için hidrojen enerji üretiminde büyük bir paya sahiptir ve geleceğin en çok kullanılan enerji türü olacağı tahmin edilmektedir. Kokusuz, gazsız, renksiz ve saydam olduğu için hidrojen aynı zamanda pek çok farklı avantajı da kullanımında insanlara sunmaktadır.
Hidrojen Enerjisi Santrali İçin Kaynak Nedir?
Su molekülünün dışında canlılarda ve fosil maddelerden elde edilebilecek olan hidrojen, bu açıdan farklı şekillerde ve yerlerden temin edilebilir. Bu nedenle hidrojen enerjisi santrali kurulması halinde pek çok farklı kaynaklardan hidrojen elde edilebilmektedir. Fakat hidrojen için en önemli problem doğdada saf halde bulunmamasıdır. Şu anda farklı bileşenler halinde doğada bulunan hidrojenin, bu nedenle hidrojen enerjisi santrallerinde işlenmesi ve ayrıştırılması gerekmektedir. Böylece elde edilecek saf hidrojen ile yakıt enerji gibi pek çok farklı üretim gerçekleştirilebilir.
Hidrojenin İlk Keşfi Ne Zaman Yapıldı?
hidrojenin ilk keşfi 1500’lü yıllarda olsa da 1700’lü yıllara kadar hidrojenin yanabilir bir element olduğu keşfedilmemiştir. Bu gelişmelerin ardından özellikle 1800’lü yıllar itibariyle ve sanayi devrimi sonrasında hidrojen çok daha fazla büyük bir önem kazanmıştır. Hidrojen enerjisi dahilinde ilk çalışmalar ise 1974 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nde yaşanmıştır. Hidrojen Enerjisi Birliği’nin kurulması dünya genelinde hidrojen enerjisi santrallerinin kurulmasında da önemli bir gelişme olarak kabul edilmektedir. Yine 1900’lü yıllarda pek çok farklı denemede hidrojenin özelliklerinden yararlananmaya çalışılmaktadır.
Hidrojen Santrallerinde Hidrojen Nasıl İşlenir?
hidrojen sentetik bir yakıttır ve doğal değildir. Bu nedenle de üretim aşamasında santrallerde bir dizi işlemler yapılmaktadır. Bu işlemler arasında ise buhar, iyileştirme ve atık gazların saflaştırılması, elektroliz, foto süreçler, termokimyasal, radyoloji gibi süreçler söylenebilir. Depolanması aşamasında da farklı kolaylıklar sağlayan hidrojen, bu açıdan santrallerde çok büyük oranlarda depolama işlemi yapılmasına imkân tanır.
Hidrojen Enerjisi ve Kullanımı
Santrallerde elde edilen hidrojen enerjisinin çok farklı alanlarda kullanılması da mümkündür. Bu alanlar arasında ise yakma teknolojileri önceliklidir. Yakma teknolojileri dışında ise yakıt kilit teknolojileri yer almaktadır. Fosil yakıtlara göre çok daha karlı ve avantajı olan hidrojen, daha hızlı bir şekilde yanma ve tutuşma özelliğine sahiptir. Yüksek ısı ve termik verim sunan hidrojen, üstelik hiçbir şekilde emisyon üretmemektedir.